Yukarı Kaydır

Ölüm Korkusu: Tanatofobi

Ölüm Korkusu: Tanatofobi

Ölüm Korkusu: Tanatofobi 

Hepimiz hayatın belli dönemlerinde ölümden korkmuşuzdur. Birçok insan için ölüm de bilinmeyenin korkusuyla ilişikdir. Ölüm veya ölümle ilişkili kavramlar daha çok belirsizlik içerdiği için  bunlardan da belli düzeyde korkmak her insanın hissedebileceği normal bir duygudur. Fakat ölüm korkusu, kişinin kendisinin ya da değer verdiği insanların veya hayvanların  ölümü konusunda yoğun bir endişe halinde olması, sürekli ölüm korkusu yaşıyorum hissi ile karşı karşıya kalması çok  daha farklı bir durum olarak tanımlayabilirz. Ölüm korkusu, insanların hayatlarının bir gün son bulacağı gerçeğine yönelik aşırı kaygı korku duyması ve ölüme dair olumsuz düşünceleri yoğun olarak düşünüp buna dair korku beslemesi ve korku halinde olmasıdır. 

Ölüm korkusu çeşitli faktörlerden kaynaklanıyor olabilir. Bunlardan bazıları şunlardır:

·   Hayatta kalma içgüdüsü: Ölümden korkmak, biyolojik olarak hayatta kalma dürtüsünden kaynaklanan doğal bir insan tepkisidir. Kişinin kendisini güvende hissetmesi ve dolayısıyla koruma altına alması veya tehlikelerden kaçınması her insanda olan bir dürtüdür. Kişi, tehlikede olduğunu hissettiği ya da düşündüğü zaman birden ölüm korkusu gelmesi durumu yaşanabilir.

·   Kültürel/dini inançlar: Ölümün nasıl algılandığı, kişinin benimsediği kültürel ve dini inançlara göre değişkenlik gösterebilir. Örneğin bazı inançlara göre ölüm yaşamın doğal bir parçası iken bazı inançlara göre ölüm bir ceza aracıdır. Aynı zamanda ölüm korkusu ölümden sonra ne olacağına ilişkin inançlardan da etkilenebilir.

·   Kişinin deneyimleri/travmalar: Kişi, bir başkasının ölüm anına şahit olmuş ya da kişinin kendisi ölüm tehdidi ile karşı karşıya gelmiş ise kişide ölüm korkusu oluşabilir. Bunlar gibi travmatik anılara sahip olan insanlar kendilerini tehdit altında hissederek hayatlarının bir anda ellerinden kayıp gideceği konusunda korkuya kapılabilirler.

·   Varoluşsal kaygılar: Kişinin, yaşamın anlam ve amacıyla ilgili daha soyut konular hakkında sorgulamalar yapması ölüm korkusuna neden olabilecek bir diğer faktördür.

·   Yaşlanma ve sağlık sorunları: Kişinin yaşlanması ya da sağlıyla ilgili problemler yaşaması, ölüm ve ölümün sonuçları hakkında daha fazla düşünmesine neden olabilir. Bu da kişide ölüm korkusunu ortaya çıkarabilir.

·   Medya: Medya üzerinden ölümün korkutucu olduğuna dair maruz kalınan görüntüler veya video kayıtları kişinin ölüm korkusunu tetikleyebilir.

Ölüm korkusu çok yönlü ve klasik bir kavram olduğundan ölüm korkusunun sebeplerinin kişiye özgü olduğunu, kişiden kişiye farklılık gösterebileceğini belirtebilirz.

·   Fiziksel belirtiler: Bir anda gelen ölüm korkusu yaşayan kişilerde terleme, titreme, hızlı kalp atışı, nefes darlığı vb. fiziksel belirtiler görülebilir.

·   Kaçınma ile ilgili davranışlar: Ölüm korkusu yaşayan kişiler, ölümü çağrıştıracak bazı olay, mekan ya da nesnelerden kaçınabilirler. Örneğin mezarlık, kefen, morg, hastane ya da cenaze törenlerinden daha çok kaçınırlar.

·   Olumsuz düşünceler: Sürekli ölüm korkusu yaşamak kişide bir takım olumsuz ve saplantılı düşüncelerin varlığı ile sonuçlanabilir. Kişi, kendisini ya da sevdiği birinin ölme olasılığını sürekli olarak zihninde canlandırıp sürekli ölüm korkusu ile karşı karşıya kalabilir

·   Duygusal sıkıntı: Ölüm korkusu psikoloji üzerinde de büyük bir etkiye sahiptir. İnsan ölüm korkusu sebebiyle kendisini üzgün, mutsuz, gergin, çaresiz vb. hissedebilir. Ölüm korkusu anksiyete problemlerini de tetikleyebilir.

·   Uyku problemleri: Ölüm korkusu kişide uyku düzensizliğine sebep olabilir.

Ölüm korkusu fobisi bulunan her bireyde bu belirtilerin birkaçına ya da hepsine sahip olmayabileceğini ve bazı kişilerin daha farklı belirti gösterebileceğini vurgulamak önemlidir.

Jung’a göre “ölüm korkusunu oluşturan şey, yaşama korkusudur”. Yaşama korkusunun nedenini ise kişinin yaşamıyla bütünleşememesi ve psikososyal açıdan uyum sağlayamaması oluşturuyor olabilir. 

Ölüm korkusu ve ölüm kaygısı kavramları eş anlamlı olarak kullanılabilse de ayrı ayrı da ele alınabilir. Ölüm korkusu, ölümün korkutucu olduğuna yönelik inancı açıklarken ölüm kaygısı tamamen yok olma korkusunu apaçık ortaya vurur.

Ölüm Korkusunu Nasıl Azaltırız

Ölüm korkusunu, kaygısını kontrol etmekte ve baş etmede zorlanan bireylerin psikolojik veya psikiyatrik destek almaları, ölüm korkularını kontrol edebilmesini ve kaygılarının azalmasını sağlar. Onun dışında bireyin yaşamında amacının ve anlamının olması, yaşamına değer vermesi ve iyi oluş düzeyinin yüksek olması ölüm korkusunu azaltan etmenler arasındadır.

İnsanlar kendi duygularıyla ve yaşamıyla ne kadar barışıksa kişisel ölüm korkusunun o kadar az olabilir Özetleyecek olursak şimdi ve gelecekte  yaşam amacını  olumlu değerlendirdiğinde, hayatını olduğu gibi kabul ettiği zaman, duyarlı sevgiyle diğer insanlara karşı destek göstermeye ve onları anlamaya yönelik odaklanmış düşünce, duygu ve tutumlarla davranıp  hayata yaklaştıklarında ölümden daha az korkar ve iyi olma korkmama hayatı tadında ve zamanında yaşama halleri artar.