Borderline Anneyi Anlamak
Borderline Anneyi Anlamak
Borderline kişilik bozukluğu (BKB), duygusal dengesizlik, yoğun ilişki sorunları ve ani ruh hali değişiklikleriyle karakterize edilen bir zihinsel sağlık durumudur. Bu bozukluğa sahip kişiler, özellikle yakın ilişkilerde, bir an aşırı sevgi ve bağlılık gösterirken, diğer an aşırı öfke ya da uzaklaşma sergileyebilir. Bu durum, hem birey için hem de çevresindekiler için oldukça yıpratıcı olabilir.
Hayatımızda anlamamız gereken ilk şey annemizdir. Annemizi anlamak kendimizi anlamanın ilk adımıdır. Bu yazımda Borderline(Sınır) Kişilik Bozukluğu’ndan mustarip annelerle ilgilidir. Borderline terimi özellikle terk edilme veya reddedilmeyle karşılaşıldığında, duygusal hallerinin psikoz ve nevroz sınırları arasında gidip gelebileceği anlamını taşır. Dolayısıyla Borderline annelerin çocukları çelişkili ve kafa karıştırıcı bir duygusal dünyada büyürler.
Borderline anneye sahip olan çocuklar çoğu zaman annelerini ‘gülünç,inanılmaz,rezil veya ahmak’ olarak betimlemektedirler. Ele alınan vakaların çoğunluğu anneler ve kızlarıdır. Borderline annesi olan çocuklarda şu düşünceler yaygındır:
- ‘Neyle karşılaşacağımı asla bilemiyorum’
- ‘Çok olumsuz’
- ‘Ya hep ya hiç’
- ‘Bazen ona katlanamıyorum’
- ‘Beni deli ediyor’
- ‘Ona güvenmiyorum’
- ‘Diğer herkes onun için harika düşünüyor’
- ‘Öyle bir şeyin yaşanmadığını söyledi’
İdeal anne kavramıyla Borderline Kişilik Bozukluğu(BKB)’ na sahip annenin işlevleri arasında oldukça fark vardır. İdeal anne çocuğunu rahatlatır ,öz saygı kazandırır, destekler ,başarısıyla gurur duyar ama BKB ye sahip anne çocuğunun kafasını karıştırır, öz saygısını yıkar , başarılarını haset eder görmezden gelir. Borderline annelerin hiçbiri aynı olmasa da, belirti kümeleri, işlevselliğin çeşitli seviyelerini yansıtır.
Her Borderline annenin kalbinde karanlık bir yer vardır. Borderline annenin tüm kalbiyle sevemeyeceği doğrudur çünkü kalbinin bir kısmı o çocukken kırılmıştır. Onların da yardıma ve desteğe ihtiyacı vardır. Toplum içinde borderline kişilik bozukluğuna sahip kişilere karşı daha fazla anlayış ve hoşgörü geliştirmek, bu kişilerin kendilerini daha güvende hissetmelerine yardımcı olabilir. Aile içindeki herkesin psikolojik destek alması, anne ve çocuklar arasındaki bağın güçlenmesine katkı sağlayabilir.
Annenizle olan ilişkinizde sağlıklı sınırlar belirlemek, hem sizin hem de onun duygusal sağlığı için önemlidir. Duygusal iniş çıkışlarına karşı kendinizi korumak ve ilişkide dengede kalabilmek için sınırlar oluşturmak, sizi duygusal anlamda daha güçlü kılacaktır. Borderline kişilik bozukluğuna sahip bir ebeveynle başa çıkmak, bireyin tek başına üstesinden gelemeyeceği kadar ağır bir yük olabilir. Bu nedenle, bir terapistten ya da destek gruplarından yardım almak, yaşadığınız zorluklarla baş etmenizde size yardımcı olabilir. Annenizin davranışlarının bilinçli bir kötü niyet ya da size karşı bir düşmanlık olmadığını anlamak önemlidir. Borderline kişilik bozukluğu, bireyin duygularını kontrol etmekte zorlandığı bir durumdur. Bu nedenle, annenizi anlamaya çalışmak ve ona karşı empati geliştirmek, ilişkinizi daha sağlıklı bir düzeye çekebilir.
Çoğu araştırmacı Borderline bir bireyin tedavi edilemeyeceğini savunmakla beraber, davranışlarını kontrol etmeyi öğrenebilecekleri ve yaşam kalitelerini önemli ölçüde iyileştirebilecekleri konusunda hemfikirdir. Bazı çalışmalar haftada 3 ya da 4 kez olmak üzere en az 4 yıllık bir terapi gerektiğini ve bunun genellikle 6 ila 10 yılı bulabildiğini öne sürmektedir. Başarıyla tedavi edilmiş hastalar davranışlarını kontrol etmeyi, sonuçları tahmin etmeyi ve öz yıkıcı eğilimleri azaltmayı daha iyi becerirler. Davranışsal değişim mümkündür ve bu yolla diğerleriyle ilişki kalitesi önemli ölçüde artar. Borderline bir anneyle ilişki kurmanın zorlayıcı yanlarını anlamak, bu süreçte daha sabırlı ve hoşgörülü olmanızı sağlayabilir. Unutmayın, herkesin zor zamanlar geçirdiği bir dünya içinde birbirimize karşı anlayışlı olmak, en önemli adım olacaktır.
Deniz Sude Gürhanel