Yukarı Kaydır

Sigaranın Sosyolojik Etkileri

Sigaranın Sosyolojik Etkileri

SİGARANIN SOSYOLOJİK ETKİLERİ

Gündelik yaşamımızda bildiğimiz sigaranın sıradanlığından uzaklaşıp daha ayrıntılı bakış açısıyla ele alalım. Yani sosyolojik bakış açısıyla. 

Öncelikle, sigarayı sadece canımız çektiğinde yakmadığımızı söyleyebiliriz. Sigara bizim gündelik alışkanlıklarımız olarak simgesel bir değer taşır. Pek çok insan için kahvenin yanında sigara içmek kişisel rutinin merkezinde yer alır. Kahvenin ardından gün içerisinde yemekten sonra ya da herhangi bir içecekle tüketmeye başlarız. Aslında sigaranın tadını almaktan ziyade artık kahve, alkol, çay gibi içeceklerin yanında tüketmek el alışkanlığından ve dudak alışkanlığından kaynaklanır. Sosyal çevremiz yanımızda bulunan insanlar bizim o an kaç tane sigara içtiğimizi bile etkiler çünkü karşımızda ki insan sohbet esnasında her sigara yaktığında otomatik olarak bizlerde yakarız. Olumsuz bir olay sonucunda bir sigara yakıp yaşadığımız durumun sanki o sigarayla bizi sakinleştireceğini düşünürüz psikolojik olarak buna bağlı kalırız. Kahve içtiğimizde elimizde sigara olmadığında kahvenin tadını bile etkileyebilir eksikliğini hissettirir bu da sigaranın hayatımızda ne kadar büyüklükte olduğunun bir parçasıdır.

    İkincisi, sigara içme zamanla bağımlılık oluşturur. Hatta sigara içen kişinin dumanını solumak bile kişide zamanla bağımlılık yapar. Bu bağımlılığı yapan asıl madde nikotindir. Aslında sigara sadece alışkanlık yapar ve daha az zevk verici bir bağımlılık türü olarak kabul edilir. Buradaki temel nikotindir. Nikotin; eroin, kokain kadar şiddetli bağımlılık yapma yetisine sahiptir. Sigara dumanında bulunan maddelerin yüzlercesi zehirlidir 7000’den fazla madde bulunur 70’den fazlası ise kanser yapıcı maddelerden oluşur. Sigara; tip 2 diyabet, böbrek, kalp damar, solunum sistemi, depresyon gibi birçok hastalığa sebep olur.

   Üçüncüsü, sigara kullanan biri, dünyanın bütününe yayılan karmaşık bir toplumsal ve ekonomik ilişkiler kümesi içerisinde yer almaktadır. Sigara, gezegenimizin en zengin ve en yoksul bölgelerindeki insanları birbirine bağlayan bir üründür. Sigara içme alışkanlığı gelişmiş ülkelerde azalmakta iken, gelişmekte olan ülkelerde sigara her yıl artış göstermekte. Fakat bu oran kadınlarda değişiklik göstermektedir çünkü gelişmiş ülkelerde kadınlar arasında sigara kullanımı gelişmekte olan ülkelere göre daha yüksek çıkmaktadır.

 

 Dördüncüsü, sigara içmenin tarihi M.Ö. 3000’li yıllara dayanmaktadır. Mısırlılar ve Güney Amerika’daki Maya Hintlileri arasında dini resmi törenlerde veya büyü, sihir olarak kullanılmaktadır. Tütün Osmanlı İmparatorluğuna 1750’lerde girmiştir. Denizciler tütünü bir takım hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaç olarak tanıtmıştır. Osmanlı İmparatorluğunda 17.yüzyıldan itibaren tütünün tüketimi ve üretimi başlamıştır. Günümüze kadar tütün tüttürmek dışında birçok şeyde kullanılmıştır. Avrupalılar tarafından sömürgeleştirilmiş bölgelerden (Güney Amerika) farklı amaçlarda kullanılarak gelmektedir.      

 Beşincisi, sigara yaygınlaştıkça ‘markalaşmış’ ve siyasallaşmıştır. İnsanlar artık içecekleri sigaranın paketini, markasını, nikotin değerini, sarı filtreli ya da beyaz filtreli olabilecek şekilde satın alabilme tercihleri vardır. Bu tercihleri yaşam biçimi haline gelmiştir. Sigara kullanan insanlar oturacakları mekânları da tercih etmeye başlamıştır. Sigara kullanılmayan mekânı tercih etmezler ve orada oturmazlar bunu yaşam stili haline getirmektedirler.

   ELİF ÇUKADAR